• Yüreği ülkesi ve toplumu için çarpan milyonlarız biz
  • Sosyal Medyada Biz:
Kültür/Sanat Eğitim Uygulama Kampanyası

Verimli Yazar Söyleşisi Nasıl Yapılır?

Son yıllarda okullarımızda müfredat kapsamındaki bir etkinlik olarak gerçekleştirilir hâle gelen yazar söyleşilerinden en yüksek verim nasıl alınır, öğrencilerin, öğretmenlerin ve kurumun bu faaliyetlerden kazanımları nasıl artırılabilir, bu organizasyonların ticarileşmesi ve yozlaşması nasıl önlenebilir sorularına cevap aradık.

Özellikle ilk ve ortaokullarımızda yazar söyleşileri artık eğitim dönemlerimizin bir alışkanlığı hâline geldi. Çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla yapılan bu etkinliklerin önemi çok büyük ancak planlamada yeterince özen gösterilmediğinde maalesef verimi düşüyor. Çocuklarımızın eğitimi ve ülkemizin geleceği söz konusu olduğunda hiçbir detayı önemsiz görmeyen "Ülkemiz ve Biz" ekibi olarak bu etkinliklerden daha fazla verim almanın yolları üzerine zihin yorduk ve vardığımız sonuçları sizlerle paylaşmaya karar verdik.

Kurumunuzda düzenleyeceğiniz yazar söyleşilerinde verimi artırmak için öneriler:

1- Rüştünü ispat etmiş bir yazar davet edin.

Davet ettiğiniz yazarın özgeçmişini ve eserlerini inceleyin. Yazar unvanını hak etmiş olan konuğunuza, ona yük olmayacak bir programla, ona bir sanatçı olduğunu hissettirerek, karşılamadan uğurlamaya kadar misafirperverliğinizi gösterin. Toplumu, çocuğu ve geleceğimizi dert edinmiş bir yazarın önceliği eserinin ve fikirlerinin değer görmesidir. Ancak konuğunuzun bu bakışı, onun yüksek ücretler alarak programlara katılan popüler kültür kişileri karşısındaki değerini düşürmemelidir. Aksine asıl değerli olan gerçek yazardır. Dolayısıyla emeğinin karşılığını alması gereken de odur.

Bu tür etkinliklere sadece ticari kaygılarla katılan sosyal medya fenomenleri ya da Wattpad yazarları çocukların ilgisini çekebilir ancak etkinliğinizin odağını da eğitimden ve edebiyattan uzaklaştırır, onu yozlaştırır ve olumsuz yan etkileri de olan bir eğlenceden ibaret hâle getirebilir.

Dikkat edilmesi gereken diğer bir konu son yıllarda çoğalmış olan "ücreti mukabilinde yayıncılık" ürünleridir. Edebî bir değeri olmadığı hâlde, baskı maliyetini yazan kişinin karşıladığı ve dolayısıyla redaktör, editör, yayın yönetimi süzgecinden geçmeden basılmış kitaplar yine yazan kişinin kendisi veya basımcısı tarafından okura sunulmaktadır. Özellikle çocuk kitapları söz konusu olduğunda bu durumlara karşı daha hassas ve dikkatli olmak gerekmektedir. Diğer yandan gerçek yazarlarla çağın imkanlarını kullanarak yazar gibi görünenlerin karıştırılması, bazı okul yönetimlerinin yazarlardan uygun olmayan taleplerde bulunmasına, onları eğitim sektörünün bedelsiz çalışan birer elemanı olarak görmesine kadar varabilmektedir. Bu sakat bakışın yerine adil, etik ve estetik bir bakış hakim kılınmalıdır.

2- Etkinliğinizi dikkatle planlayın.

Elbette okulunuza bir yazar geldiğinde onu ilgili yaş grubundaki tüm öğrencilerinizle buluşturacak, genel katılımlı bir konuşma ve ardından da imza etkinliği yapacaksınız. Öğrenci sayısına bağlı olan imza süresini dikkatlice hesap ederek yazara konuşma için ayıracağınız süreyi belirleyin ve bunu davet aşamasında kendisine bildirin. Eğer öğrenci sayınız bir sınıftan fazla ise tamamı bir ders saati içinde gerçekleştirecek söyleşi-imza etkinliği göstermelik bir etkinlik olacaktır. Kalabalık gruplara hitap edecek etkinliklerin en az iki saat olarak planlanması gerekmektedir. Aksi hâlde konuğunuz söz hakkı bulamayacak, öğrencileriniz de etkinlikten faydalanamayacaktır. Genel katılımlı toplantıda yazara en az 20-25 dakika konuşma süresi verilmesi hem yazarın tatmini hem de grubun odaklanması açısından uygun olacaktır.

İmza aşamasına geçildiğinde öğrenci grubunu serbest bırakmayın. Öğrencileri sınıf sınıf ayrılmış şekilde ve düzgün bir sırayla imza masasına gönderin. Konuğunuz etrafında kümeleşecek öğrenciler onu zor durumda bırakacak ve etkinlik süresinin aşılmasına sebep olacaktır. Fotoğraf çekilecek ise çekecek kişiyi ve pozisyonunu önceden belirleyin, bu işe ayıracağınız süreyi de göz önünde bulundurarak öğrencilerinizi işleyişle ilgili önceden bilgilendirin. Kalabalık gruplarda tek tek fotoğraf çekimi ancak imza akışını sırasında, zaman kaybı yaşatmadan yapılabilir. Toplu çekimleri tercih edin.

3- Söyleşi için genel değil özel bir konu belirleyin. Katılacak öğrencilerden söyleşi konusu üzerine bir ön çalışma yapmalarını isteyin.

Yapılacak söyleşiyi okuma kültürü, okuryazarlık, edebiyat gibi genel ve soyut konulardan ziyade yazarın da uygun bulacağı özel bir konu üzerine kurgulayın. Örneğin herhangi bir kitap, film, olay, yazar veya kavram üzerine yapılacak tematik bir sohbet öğrencilerin odaklanmasını, konu hakkında soru üretmelerini kolaylaştıracak, öğüt verme ve dikte şeklinde ilerleyen bir monologa göre çok daha dikkat çekici olacaktır. 

4- Söyleşi mutlaka etkileşimli olmalıdır.

Öğrencilerin, önceden belirlenmiş ve mümkün olduğunca özelleştirilmiş söyleşi konusu üzerine sorular hazırlamalarını isteyin. Söyleşi sırasında bu sorularla konuğun sohbeti dallandırıp budaklandırmasına zemin hazırlayın. Öğretmenlerin de yazarı ve eserlerini tanımaları, söyleşi sırasında öğrencilere yol gösterecek sorular sormaları ve sohbetin seyrini belirlemeleri etkinliğe büyük katkı sağlayacaktır. Hazırlıksız sorulacak sorular birbirini tekrarlayacak, konuyla ilgisiz olacak, cevaplar dinleyicilere fayda sağlamayacak, nihayetinde sohbetin ve harcanan zamanın değeri düşecektir.

5- Okumaya ilgi duyan çocuklarla yazarı bir araya getirecek özel bir toplantı planlayın.

Genel katılımlı toplantınız ve imza etkinliğiniz tamamlandıktan sonra okumaya özel ilgi duyan, konuk yazarın kitaplarını kendi isteğiyle ve akranlarından daha fazla özen göstererek okumuş küçük bir öğrenci grubunu kısa süreliğine de olsa yazarla bir araya getirmeyi unutmayın. Hayatında kitaba yer açmış olan bu çocukların 10-15 dakikalık özel bir söyleşiden edinecekleri deneyim onlar için çok değerli ve unutulmaz olacaktır.

6- Söyleşi sonunda konuyla ilgilenen çocuklara bir fırsat sunun.

Her söyleşide konuya dikkat kesilen, sorularıyla ve katkılarıyla konuğu ve öğretmenlerini memnun eden çocuklar olur. Bu çocukların hevesinin orada kalmasına izin vermeyin. Yazarla söyleşiden sonraki süreçte de bağ kurabilmesini, yazardan destek almasını sağlayabilecek, özellikle okuma ve yazma alanında ilerlemesinin önünü açacak küçük fırsatlar bir çocuğun hayatını değiştirebilir. Pek bilincinde olamasak da bu tür söyleşilerde aradığımız ya da aramamız gereken şey kitaplarla yakınlık kurmuş bir çocuğa yeni bir yol açabilmek, yeteneğini değerlendirebileceği bir rota çizebilmektir.

7- Konuğunuza bir hediye verecekseniz koşullarını göz önünde bulundurun! 

Öncelikle davetiniz sebebiyle oluşacak ulaşım, yemek, konaklama, vb. zaruri yevmiye maliyetlerini konuğunuza yüklememeniz gerektiğini unutmayın.

Eğer ona bir hediye verecekseniz bazı koşullarını göz önünde bulundurun. Dönüşte uçağa, tren ya da otobüse binerek yolculuk yapacak olan konuklarınız için bu araçlara alınmayan ya da sokulması zorluk yaratacak hediyeler sorun olabilir. Yazarların çiçek, plaket, fidan bağışı gibi hediyelere bakışları farklı olabilmektedir. Kimi plaketi işlevsiz ve israf olarak görürken, kimi bir anı olarak saklamayı, kimi eğer isimsiz ise doğrudan atmayı tercih etmektedir. Kadın yazarların çoğu kendisine çiçek hediye edilmesinden hoşlanırken erkek yazarlar bu hediyeyi yolculuk öncesinde kolaylıkla bir başkasına aktaramadıkları için aksi görüşe meyletmektedirler. Dolayısıyla en azından hediye planınızı konuğunuzla paylaşabilir ve ne düşündüğünü öğrenebilirsiniz.

Sonuç olarak: Devlet okullarında tarafların özverisi ve daha samimi ilgisiyle gerçekleştirilen bu etkinliklerin özel okullarda ticarîleşme ve yozlaşmaya açık hâle geldiği görülmektedir. Okur-yazar söyleşileri, etkinlik takviminde yer aldığı için mecburen yerine getirilen bir görev olarak görülmemeli; tüm tarafların, hem okurun hem yazarın hem de söyleşiyi düzenleyen kurumun kazanımı ile sonuçlanması gereken bir imkân olarak görülmelidir. 


Toplum faydası için lütfen kampanyamıza destek olun, mümkün olduğunca fazla yöneticiye, öğretmene, veliye ulaşalım ve bu iyileştirmeleri hayata geçirelim.