İnsanlığın ilk günlerinden bugüne, farklı topluluk ve toplumların varoluş sürecinde önemini keşfettiği ve canla başla sarıldığı hususlardan biri eğitim olagelmiştir. Antik dönemde örneğin Platon "Bilgi erdemdir" tespitinde bulunmuş, Hz. Ali "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" diyerek eğitimin önemini vurgulamış; Francis Bacon "Bilgi güçtür" diyerek eğitim ve bilginin daha rekabetçi bir boyutunu vurgulamıştır. Yunus Emre de "İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir" sözüyle bilgi, erdem be bilgelik arasındaki ilişkileri vurgulamıştır.
Tarih boyunca eğitimin en önemli işlevlerinden biri bilgi edinme ve tecrübe aktarımı yoluyla insanın doğa içinde varoluşunu sürdürmesi olagelmiştir. Bir başka temel işlevi ise uzmanlaşma süreçleri içinde yeterli bilgi ve donanımı sağlamaktır. Bu çerçevede toplum içinde yaşayan bireylerin sosyalleşmesi, yani sağalıklı şekilde varlığını sürdürebilmesi için gerekli bilgi ve becerileri edinmesidir. Toplumun ve dünyanın ürettiği değer ve birikimleri kavrayacak, özümseyecek ve yeni üretimler yapabilecek şekilde donanmasıdır.
Bu kapsamda, günümüzde ailede başlayan eğitim kreş ve anaokullarında, ilkokul, ortaokul ve farklı mesleki yönelimleriyle lise ve üniversite düzeyinde sürmektedir. Üniversite sonrası lisans üstü çalışmaların da dünya ölçeğinde ve ülkemizde önemi ve ağırlığı giderek artmaktadır.
Toplumun en önemli kültür üretim ve aktarım aracı olarak eğitim, öğrencisinden velisine, idari personelinden eğitim kadrolarına, kamu ve özel eğitim kurumlarından destek ve lojistik birimlerine devasa bir sektör konumunda. Bu ölçüde eğitim alanındaki sorunlar da hayli büyük ve derindir.
Ülkemizde bir dönemler tabakalar arası geçişte başlıca sosyal mobilizasyon unsuru olarak görülen eğitim ciddi sorunlarla karşı karşıyadır. Bu nedenledir ki toplumda ve özellikle gençler arasında eğitime karşı bir soğuma ve ilgisizlik de yaşanıyor. Bunda toplumda yaygınlaşan ayrımcılık, kayırmacılık, liyakatsizlik, kutuplaşma gibi ciddi sorunların büyük etkisi bulunuyor. Toplumda eğitimin önemi ve anlamına dair inanç zayıflıyor. Her kademede öğrenciler eğtimin önemini kavramaktan ve kendini donatmaktan uzak görünürlen, öğretmenler moral ve motivasyon yoksunluğu yaşıyor.
Dünyadaki hakim eğilimlerin bilim, eğitim, dayanışma, teknolojik inovasyon, verimlilik olduğu hatırlandığında, ülkemizin mevcut eğitim anlayışıyla ve zihniyetiyle sağlıklı şekilde yol alamayacağı görülüyor.Eğitimin ülkemizin bugünü ve geleceği açısından hayati öneminden dolayı, partilerüstü bir yaklaşımla eğitimde yaşanan sorunları değerlendirmek, çözüm önerileri geliştirmek, aynı zamanda eğitime dair öğrencilerle, öğretmenlerle, velilerle, üniversite öğrencileri ve öğretim üyeleriyle birlikte anlamlı ve keyifli projeler ve kampanyalar üretmek ve uygulamak üzere Ülkemiz ve Biz bünyesinde Eğitim Çalışma Grubu'nu oluşturduk.
Anaokulundan liseye tüm alanlarda ve branşlarda öğretmenlerimizin, ünviersite öğrencilerinin ve öğretim üyelerinin katılımıyla pek çok proje ve kampanya yapmayı planlıyoruz.
Ülkemiz ve Biz'de öğretmenlerimiz örneğin ayrıntılarını daha sonra duyuracağımız bir kampanyamızda gönüllü olarak ayda bir saat bir öğrenciye gönüllü olarak mentörlük (danışmanlık) yapabilirler. Aynı şekilde kendi branşlarında belirli bir süre Eğitim Atölyesi açabilirler. Yine bu kapsamda, öğrencilerinin resimlerini, şiir veya kısa hikayelerini kitap olarak yayınlama imkanı bulabilirler. Bunlar sadece eğitimcilerimizle beraber yapabileceğimiz etkinliklerden bazıları. Daha fazlasını çalışma gruplarımızın geliştirecekleri fikirler doğrultusunda hayata geçirme imkanı olacaktır.
Bu doğrultuda, ilgi duyan tüm öğretmen ve akademisyenler Eğitim Çalışma Grubu'na katılabilir, eğitime dair yapılacak kampanyalara destek olabilirler. Ayrıca dilerlerse branşlarında ve farklı düzeylerde Eğitim Atölyesi düzenleyebilirler.
Bunun için sayfanın altındaki formlardan uygun olanları doldurabilir, gerekirse e-posta yoluyla bizimle iletişim kurabilirler.